bugün
yenile
    1. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ikili yazışmalarda uymak lazım. özellikle sözlüğümüzde daha da gerekli.
    2. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      uyalım, uymayanları uyaralım.
    3. 6
      +
      -entiri.verilen_downvote
      sözlükte imla özürlü yazar arkadaşlarımız için bölümleri parça parça buraya ekleyeceğim. üşenmeyip okuyan herkese selam olsun. baştan belirteyim, kaynak: türk dil kurumu. a) simgeler 1. elementlerin simgeleri, uluslararası biçimleriyle kullanılır: c (karbon), ca (kalsiyum), fe (demir) vb. 2. ekler elementlerin simgelerine değil adlarına getirilir: au’ya değil altına, fe’ye değil demire vb.
    4. 9
      +
      -entiri.verilen_downvote
      b) ayrı yazılan birleşik kelimeler 1. etmek, edilmek, eylemek, olmak, olunmak yar­dımcı fiilleriyle kurulan birleşik fiiller, ilk kelimesinde herhangi bir ses düşmesi veya türemesine uğramazsa ayrı yazılır: alt etmek, arz etmek, azat etmek, dans etmek, el etmek, göç etmek, ilan etmek, kabul etmek, kul etmek, kul olmak, not etmek, oyun etmek, söz etmek, terk etmek, var ol­mak, yok etmek, yok olmak vb. 2. birleşme sırasında kelimelerinden hiçbiri veya ikinci kelimesi anlam değişikliğine uğ­ramayan birleşik kelimeler ayrı yazılır. a. hayvan türlerinden birinin adıyla kurulanlar: ada balığı, ateş balığı, dil balığı, fulya balığı, kedi balığı, kılıç balığı, köpek balığı, ton balığı, yılan balığı; acı balık, bıyıklı balık, dikenli balık vb. ardıç kuşu, arı kuşu, çalı kuşu, deve kuşu, muhabbet kuşu, saka kuşu, tarla kuşu, yağmur kuşu; alıcı kuş, boğmaklı kuş, makaralı kuş vb. ağustos böceği, ateş böceği, cırcır böceği, hamam böceği, ipek böceği, uçuç böceği, uğur böceği; ağılı bö­cek, çalgıcı böcek, sümüklü böcek vb. at sineği, et sineği, meyve sineği, sığır sineği, su sineği, uyuz sineği vb. deniz yılanı, ok yılanı, su yılanı; ankara keçisi, dağ keçisi, yaban keçisi; fındık faresi, tarla faresi; dağ sıçanı, tarla sıçanı; beç tavuğu, dağ tavuğu; ada tavşanı, yaban tav­şanı; kaya örümceği, şeytan örümceği; bal arısı, yaprak arısı; pekin ördeği, deniz ördeği; ankara kedisi, bozkır kedisi; afrika domuzu, yer domuzu vb. b. bitki türlerinden birinin adıyla kurulanlar: ayrık otu, beşparmak otu, çörek otu, eğrelti otu, güzelavrat otu, kelebek otu, ökse otu, pisipisi otu, taşkıran otu, yüksük otu; acı ot, sütlü ot vb. ateş çiçeği, çuha çiçeği, güzelhatun çiçeği, ipek çiçeği, küpe çiçeği, lavanta çiçeği, mum çiçeği, yayla çiçeği, yıldız çiçeği; ölmez çiçek vb. avize ağacı, ban ağacı, dantel ağacı, kâğıt ağacı, mantar ağacı, öd ağacı, pelesenk ağacı, tespih ağacı vb. altın kökü, eğir kökü, helvacı kökü, meyan kökü; ek kök, saçak kök, yumru kök vb. dağ elması, yer elması; çalı dikeni, deve dikeni; köpek üzümü, kuş üzümü; çakal armudu, dağ armudu; at kestanesi, kuzu kestanesi; can eriği, gövem eriği; kuzu mantarı, yer mantarı; su ka­mışı, şeker kamışı; dağ nanesi, taş nanesi; ayı gülü, japon gülü; antep fıstığı, çam fıstığı; sırık fasulyesi, soya fasulyesi; amerikan bademi, taş bademi; afrika menek­şesi, deniz menekşesi; japon sarma­şığı, kuzu sarmaşığı; hint inciri, kavak inciri; armut kurusu, kayısı ku­rusu; kaya sarımsağı, köpek sarımsağı; şeker pancarı, yaban pancarı vb. kuru fasulye, kuru incir, kuru soğan, kuru üzüm vb. uyari: çiçek dışında anlamlar taşıyan baklaçiçeği (renk), narçi­çeği (renk), suçiçeği (hastalık); ot dışında anlamlar taşıyan ağızotu (barut), sıçanotu (arsenik); ses düşmesine uğramış olan çöreotu ve yazımı gelenekleşmiş olan semizotu, dereotu bitişik yazılır. c. nesne, eşya ve alet adlarından biriyle kurulan birleşik kelimeler: alçı taşı, bileği taşı, çakmak taşı, hacıbektaş taşı, ki­reç taşı, lüle taşı, oltu taşı, sünger taşı, yılan taşı; buzul taş, damla taş, dikili taş, kayağan taş, yaprak taş vb. arap sabunu, el sabunu; kahve değirmeni, yel değirmeni; kahve dolabı, su dolabı; müzik odası, oturma odası; duvar saati, kol saati; duvar takvimi, masa takvimi; kriz masası, yemek masası; itfaiye aracı, kurtarma aracı; masa ör­tüsü, yatak örtüsü; el kitabı, okuma kitabı; frenk gömleği, ingiliz anahtarı, ingiliz si­cimi; alt geçit, tüp geçit, üst geçit; çekme demir, çekme kat, dolma kalem, dönme dolap, kesme kaya, toplu iğne, vurmalı çalgılar, vurmalı sazlar, yapma çiçek vb. afyon ruhu, katran ruhu, lokman ruhu, nane ruhu, tuz ruhu vb. ç. yol ve ulaşımla ilgili birleşik kelimeler: arnavut kaldırımı; çevre yolu, deniz yolu, hava yolu, kara yolu, keçi yolu; köprü yol vb. d. durum, olgu ve olay bildiren sözlerden biriyle kurulan birleşik ke­limeler: açık oturum, açık öğretim, ana dili, ay tutulması, baş ağrısı (hastalık), baş belası, baş dönmesi, çıkış yolu, çözüm yolu, dil birliği, din birliği, güç birliği, iş birliği, iş bölümü, madde başı, ses uyumu, yer çekimi vb. e. bilim ve bilgi sözleriyle kurulan birleşik kelimeler: anlam bilimi, dil bilimi, edebiyat bilimi, gök bilimi, halk bilimi, ruh bilimi, toplum bilimi, toprak bilimi, yer bilimi; dil bilgisi, halk bilgisi, ses bil­gisi, şekil bilgisi vb. f. yuvar ve küre sözleriyle kurulan birleşik kelimeler: göz yuvarı, hava yuvarı, ısı yuvarı, ışık yuvarı, renk yuvarı, yer yuvarı; hava küre, ışık küre, su küre, taş küre, yarı küre, yarım küre vb. g. yiyecek, içecek adlarından biriyle kurulan birleşik kelimeler: bohça böreği, talaş böreği; ba­dem yağı, kuyruk yağı; arpa suyu, maden suyu; tulum peyniri, beyaz peynir; adana kebabı, tas kebabı; inegöl köftesi, izmir köftesi; ezogelin çorbası, yoğurt çorbası; irmik helvası, koz helva; acı badem kurabiyesi; kemalpaşa tatlısı, yoğurt tatlısı; ba­dem şekeri, kestane şekeri; balık yumurtası, lop yumurta vb. burgu makarna, yüksük makarna; kakaolu kek, üzümlü kek; çiğ köfte, içli köfte; dolma biber, sivri biber; esmer şeker, kesme şeker; süzme yoğurt; yarma şeftali; kuru yemiş vb. ğ. gök cisimleri: çoban yıldızı, kervan yıldızı, kutup yıldızı, kuy­ruklu yıldız; gök taşı, hava taşı, meteor taşı vb. h. organ veya organ yerine geçen sözlerden biriyle kurulan birleşik kelimeler: patlak göz, süzgün göz; aşık kemiği, elmacık kemiği; serçe parmak, şehadet par­mağı, yüzük parmağı; azı dişi, köpek dişi, süt dişi; kuyruk sokumu, safra kesesi; çatma kaş, takma diş, takma kirpik, takma kol; ekşi surat, kepçe surat; gaga burun (kimse), karga burun, kepçe kulak vb. ı. benzetme yoluyla insanın bir niteliğini anlatmak üzere bitki, hay­van ve nesne adlarıyla kurulan birleşik kelimeler: çetin ceviz, çöpsüz üzüm; eski kurt, sarı çıyan, sağmal inek; eski toprak, eski tüfek, kara maşa, sapsız balta, ça­kır pençe, demir yumruk, kuru kemik vb. i. zamanla ilgili birleşik kelimeler: bağ bozumu, gece yarısı, gün or­tası, hafta başı, hafta sonu vb. 3. -r / -ar / -er, -maz / -mez ve -an / -en sıfat-fiil ekleriyle kurulan sıfat tam­laması yapısındaki birleşik kelimeler ayrı yazılır: bakar kör, çalar saat, çıkar yol, döner sermaye, güler yüz, koşar adım, yazar kasa, yeter sayı; çıkmaz sokak, geçmez akçe, görünmez kaza, ölmez çiçek, tükenmez kalem; akan yıldız, doyuran buhar, uçan daire vb. 4. renk sözü veya renklerden birinin adıyla kurulmuş isim tamla­ması yapısındaki renk adları ayrı yazılır: bal rengi, duman rengi, gümüş rengi, portakal rengi, saman rengi; ateş kırmızısı, boncuk mavisi, çivit mavisi, gece mavisi, limon sa­rısı, safra yeşili, süt kırı vb. 5. rengin tonunu belirtmek üzere renkten önce kullanılan sıfatlar ayrı yazılır: açık mavi, açık yeşil, kara sarı, kirli sarı, koyu mavi, koyu yeşil vb. 6. yer adlarında kullanılan batı, doğu, güney, kuzey, güneybatı, güneydoğu, kuzeybatı, kuzeydoğu, aşağı, yukarı, orta, iç, yakın, uzak kelimeleri ayrı yazılır: batı trakya, doğu anadolu, güney kutbu, kuzey amerika, güneydoğu anadolu, aşağı ayrancı, yukarı ayrancı, orta anadolu, orta asya, orta doğu, iç asya, iç anadolu, yakın doğu, uzak doğu vb. 7. kişi adlarından oluşmuş mahalle, bulvar, cadde, sokak, ilçe, köy vb. yer ve kuruluş adlarında, sondaki unvanlar hariç şahıs adları ayrı yazılır: yunus emre mahallesi; gazi mustafa kemal bulvarı, ziya gökalp bulvarı; nene hatun caddesi; fevzi çakmak sokağı, cemal nadir sokağı; koca mustafapaşa; kâzım karabekir eğitim fakültesi, sütçü imam üniversitesi vb. 8. dış, iç, sıra sözleriyle oluşturulan bir­leşik kelime ve terimler ayrı yazılır: ahlak dışı, çağ dışı, din dışı, kanun dışı, olağan dışı, yasa dışı; ceviz içi, hafta içi, yurt içi; aklı sıra, ardı sıra, peşi sıra, yanı sıra vb. 9. somut olarak yer belirten alt ve üst sözleriyle oluşturulan birleşik kelime ve terimler ayrı yazılır: deri altı, su altı, toprak altı, yer altı (yüzey); böbrek üstü bezi, tepe üstü (en yüksek nokta) vb. 10. alt, üst, ana, ön, art, arka, yan, karşı, iç, dış, orta, büyük, küçük, sağ, sol, peşin, bir, iki, tek, çok, çift sözlerinin başa getirilmesiyle oluştu­rulan birleşik kelime ve terimler ayrı yazılır: alt kurul, alt yazı; üst kat, üst küme; ana bilim dalı, ana dili; ön söz, ön yargı; art damak, art niyet; arka plan, arka teker; yan cümle, yan etki; karşı görüş, karşı oy; iç sa­vaş, iç tüzük; dış borç, dış hat; orta kulak, orta oyunu; büyük dalga, büyük defter; küçük harf, küçük parmak; sağ açık, sağ bek; sol açık, sol bek; peşin fikir, peşin hüküm; bir gözeli, bir hücreli; iki anlamlı, iki eşeyli; tek eşli, tek hücreli; çok düzlemli, çok hücreli; çift ayaklılar, çift kanatlılar vb.
      1yazarken yorulmadin mi? - serverussnape 02.01.2017 00:39:25 |#2894924
      1okumadım saygıdan artılıyorum affet :( - tepkisizelemann 02.01.2017 00:39:31 |#2894563
      1ben yazmıyorum, hazir halde buraya koyuyorum. - sakire cay yok 02.01.2017 00:40:17 |#2894473
    5. 5
      +
      -entiri.verilen_downvote
      c) pekiştirmeli sözlerin yazılışı sıfat veya zarf görevindeki pekiştirmeli sözler bitişik yazılır: apaçık, apak, büsbütün, çepeçevre, çırılçıplak, dümdüz, düpedüz, gömgök, güpegündüz, kapkara, kupkuru, masmavi, mosmor, paramparça, sapasağlam, sapsarı, sırıl­sıklam, sırsıklam, sipsivri, yemyeşil vb.
    6. 6
      +
      -entiri.verilen_downvote
      d) ek fiilin yazılışı ek fiilin çekimli biçimleri (idi, imiş, ise) ayrı yazılabildiği gibi bitişik olarak da yazılabilir. ünsüzle biten kelimelere bitişik olarak yazıldığında i ünlüsü düşer, ayrıca büyük ünlü uyumuna uyar: yorgun-du (yorgun idi), güzel-miş (güzel imiş), gelir-se (gelir ise) vb. ünlüyle biten kelimelere bitişik olarak yazıldığında araya y ünsüzü girer ve başındaki i ünlüsü düşer, ayrıca büyük ünlü uyumuna uyar: sonuncu-y-du (sonuncu idi), yabancı-y-mış (yabancı imiş), ne-y-se (ne ise) vb. ek-fiilin zarf-fiil eki almış biçimi olan iken ayrı yazılabildiği gibi kelimelere eklenerek de yazılabilir. eklenerek yazıldığında baştaki i düşer. eklendiği kelimenin ünlüleri kalın olsa da -ken zarf-fiil ekinin ünlüsü ince kalır: başlayacak-ken (başlayacak iken), çalışıyor-ken (çalışıyor iken), durgun-ken (durgun iken), okur-ken (okur iken), olgun-ken (olgun iken), uyur-ken (uyur iken), yazar-ken (yazar iken); geliyor-ken (geliyor iken), gülmüş-ken (gülmüş iken), öğretmen-ken (öğretmen iken) vb. iken, ünlüyle biten kelimelere bitişik olarak yazıldığında araya y ünsüzü girer ve başındaki i ünlüsü düşer: evde-y-ken (evde iken), okulda-y-ken (okulda iken), okumakta-y-ken (okumakta iken), yolda-y-ken (yolda iken) vb.
    7. 5
      +
      -entiri.verilen_downvote
      d) mastarlara gelen eklerin yazılışı -ma / -me ile biten mastarlardan sonra -a / -e, -ı / -i eklerinden biri geldiğinde araya y koruyucu ünsüzü girer: çalışma-y-a, darılma-y-ı, kalaylama-y-a, okuma-y-a; görme-y-i, gülme-y-i, sevme-y-e, silme-y-i vb.
    8. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      e) fiil çekimi ile ilgili yazılışlar -a / -e, -acak / -ecek, -ayım / -eyim, -alım / -elim, -an / -en vb. eklerden önce gelen ünlü veya ekin geniş ünlüsü söyleyişe bakılmaksızın a / e ile yazılır: başlaya, gelmeye; başlayacağım, gelmeyeceksin; başlayayım, geleyim; başlayalım, gelmeyelim; başlayan, gelmeyen vb.
    9. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      f) bulunma durumu eki -da / -de / -ta / -te’nin yazılışı bulunma durumu eki getirildiği kelimeye bitişik yazılır: devede (deve-de) kulak, yolda (yol-da) kalmak, ayakta (ayak-ta) durmak, işte (iş-te) çalışmak vb. yurtta sulh, cihanda sulh. (atatürk)
    10. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      o de/da ayri yazilacak aga yoksa konuşmam bile.
    11. 5
      +
      -entiri.verilen_downvote
      g) ile’nin yazılışı ile, ayrı olarak yazılabildiği gibi kelimelere eklenerek de yazılabilir. ile, ünsüzle biten kelimelere bitişik olarak yazıldığında i ünlüsü düşer ve büyük ünlü uyumuna uyar: bulut-la (bulut ile), çiçek-le (çiçek ile), kuş-la (kuş ile) vb. ile, ünlüyle biten kelimelere bitişik olarak yazıldığında araya y ünsüzü girer ve başındaki i ünlüsü düşer: arkadaşı-y-la (arkadaşı ile), çevre-y-le (çevre ile), sürü-y-le (sürü ile), yapı-y-la (yapı ile) vb.
    12. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bağlaç olan ki’nin yazılışı h) bağlaç olan ki ayrı yazılır: bilmem ki, demek ki, kaldı ki vb. türk dili, dillerin en zenginlerindendir; yeter ki bu dil, şuurla işlen­sin. (atatürk) geçmiş zaman olur ki hayali cihan değer. birkaç örnekte ki bağlacı kalıplaşmış olduğu için bitişik yazılır: belki, çünkü, hâlbuki, mademki, meğerki, oysaki, sanki. bu örnekler­den çünkü sözünde ek aynı zamanda küçük ünlü uyumuna uymuştur. şüphe ve pekiştirme göreviyle kullanılan ki sözü de ayrı yazılır: ders bitti, zil çaldı mı ki? seni öyle göreceğim geldi ki.
    13. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ı) bağlaç olan da / de’nin yazılışı bağlaç olan da / de ayrı yazılır ve kendisinden önceki kelimenin son ünlüsüne bağlı olarak büyük ünlü uyumuna uyar: kızı da geldi gelini de. durumu oğluna da bildirdi. sen de mi kardeşim? güç de olsa. konuşur da konuşur. uyari: ayrı yazılan da / de hiçbir zaman ta / te biçiminde yazılmaz: gidip de gelmemek var, gelip de görmemek var (gidip te gelmemek var, gelip te görmemek var değil) uyari: ya sözüyle birlikte kullanılan da ayrı yazılır: ya da uyari: da / de bağlacını kendisinden önceki kelimeden kesme ile ayırmak yanlıştır: ayşe de geldi (ayşe’de geldi değil). kitabın kapağına da dikkat et (kitabın kapağına’da dikkat et değil).
    14. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      onu bunu geç, "sesli harfleri kullanır mısın" demekten ciğerim soldu kullanın arkadaşlar
      1o eksik harflerin nereye gittiğini çok merak ettiğim sorudur. bir insan neden sesli harflerle savaşır ki ? enteresanlar. - peho 02.01.2017 00:42:59 |#2895406
      0düzelmiyorlar da, anlayamıyorum - cerkesbirbayan 02.01.2017 00:44:05 |#2895557
    15. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      i) soru eki mı / mi / mu / mü’nün yazılışı bu ek gelenekleşmiş olarak ayrı yazılır ve kendisinden önceki kelimenin son ünlüsüne bağlı olarak ünlü uyumla­rına uyar: kaldı mı? sen de mi geldin? olur mu? insanlık öldü mü? soru ekinden sonra gelen ekler, bu eke bitişik olarak yazılır: verecek misin? okuyor muyuz? çocuk muyum? gelecek miydi? güler misin, ağlar mısın? bu ek sorudan başka görevlerde kullanıldığında da ayrı yazılır: güzel mi güzel! yağmur yağdı mı dışarı çıkamayız. uyari: birleşik fiillerde mi soru eki iki kelimenin arasına da gelebilir: vaz mı geçtin?
    16. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      j) türkçede kelime içinde iki ünlü arasındaki ünsüz, kendinden sonraki ünlüyle hece kurar: a-ra-ba, bi-çi-mi-ne, in-sa-nın, ka-ra-ca vb. kelime içinde yan yana gelen iki ünsüzden ilki kendinden önceki ünlüyle, ikincisi kendinden sonraki ünlüyle hece kurar: al-dı, bir-lik, sev-mek vb. kelime içinde yan yana gelen üç ünsüz harften ilk ikisi kendinden önceki ünlüyle, üçüncüsü kendinden sonraki ünlüyle hece kurar: alt-lık, türk-çe, kork-mak vb. batı kökenli kelimeler, türkçenin hece yapısına göre hecelere ayrılır: band-rol, kont-rol, port-re, prog-ram, sant-ral, sürp-riz, tund-ra, volf-ram vb. türkçede satır sonunda kelimeler bölünebilir fakat heceler bölüne­mez. satıra sığmayan kelimeler bölünürken satır sonuna kısa çizgi (-) konur. burasını ilk defa görüyormuş gibi duvarlara, perdelere, möblelere, eş- yalara bakıyor, hayret ediyordu. bütün bu muhitte türk hayatına, türk ruhu- na ait bir gölge, bir çizgi bile yoktu. birden bursa’daki çocukluğunun geçti- ği babaevini hatırladı; sofada rahat ve beyaz örtülü divanlar vardı. (ömer seyfettin) ilk heceden sonraki heceler ünsüzle başlar. bitişik yazılan kelimelerde de bu kurala uyulur: ba-şöğ-ret-men, il-ko-kul, ka-ra-os-ma-noğ-lu vb. ayırmada satır sonunda ve satır başında tek harf bırakılmaz: ........................................................................................................... u- çurtma değil, ......................................................................................................uçurt- ma; .................................................................................................. müdafa- a değil, ..................................................................................................... müda- faa; kesme işareti satır sonuna geldiğinde yalnız kesme işareti kul­lanılır; ayrıca çizgi kullanılmaz. ................................................................................................... edirne’ nin... .................................................................................................. ankara’ dan... ..................................................................................................... 1996’ da...
    17. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      k) ikilemelerin yazımı ikilemeler ayrı yazılır: adım adım, ağır ağır, akın akın, allak bullak, aval aval (bakmak), çeşit çeşit, derin derin, gide gide, güzel güzel, karış karış, kös kös (dinlemek), kucak kucak, şıpır şıpır, tak tak (vurmak), takım takım, tı­kır tıkır, yavaş yavaş, kırk elli (yıl), üç beş (kişi), yüz yüz elli (yıllık) vb. bata çıka, çoluk çocuk, düşe kalka, eciş bücüş, eğri büğrü, enine bo­yuna, eski püskü, ev bark, konu komşu, pılı pırtı, salkım saçak, sere serpe, soy sop, süklüm püklüm, yana yakıla, yarım yamalak vb. m ile yapılmış ikilemeler de ayrı yazılır: at mat, çocuk mocuk, dolap molap, kapı mapı, kitap mitap vb. isim durum ekleri ve iyelik ekiyle yapılan ikilemeler de ayrı yazılır: baş başa, diz dize, el ele, göz göze, iç içe, omuz omuza, yan yana; baştan başa, daldan dala, elden ele, günden güne, içten içe, yıldan yıla; başa baş, bire bir (ölçü), dişe diş, göze göz, teke tek; ardı ardına, boşu boşuna, günü gününe, peşi peşine, ucu ucuna vb.
    18. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      l) alıntı kelimelerin yazılışı alıntı kelimelerin yazılışlarıyla ilgili bazı noktalar aşa­ğıda gösterilmiştir: 1. çift ünsüz harfle başlayan batı kökenli alıntılar, ünsüzler arasına ünlü konulmadan yazılır: francala, gram, gramer, gramofon, grup, hristiyan, kral, kredi, kritik, plan, pratik, problem, profesör, program, proje, propaganda, pro­tein, prova, psikoloji, slogan, snop, spiker, spor, staj, stil, stüdyo, trafik, tren, triptik vb. bu tür birkaç alıntıda, söz başında veya iki ünsüz arasında bir ünlü türemiştir. bu ünlü söylenişte de yazılışta da gösterilir: iskar­pin, iskele, iskelet, istasyon, istatistik, kulüp vb. 2. içinde yan yana iki veya daha fazla ünsüz bulunan batı kökenli alıntılar, ünsüzler arasına ünlü konmadan yazılır: alafranga, apartman, biyografi, elektrik, gangster, kilogram, orkestra, paragraf, tel­graf vb. 3. iki ünsüzle biten batı kökenli alıntılar, ünsüzler arasına ünlü konmadan yazılır: film, form, lüks, modern, natürmort, psikiyatr, seks, slayt, teyp vb. 4. batı kökenli alıntıların içindeki ve sonundaki g ünsüzleri olduğu gibi korunur: biyografi, diyagram, dogma, magma, monografi, paragraf, program; arkeolog, demagog, diyalog, filolog, jeolog, katalog, monolog, psikolog, ürolog vb. ancak fotoğraf ve topoğraf kelimelerinde g’ler, ğ’ye döner. * * * aşağıdaki durumlarda batı kökenli kelimeler özgün biçimleri ile ya­zılırlar: 1. bilim, sanat ve uzmanlık dallarında kullanılan bazı terimler: andante (müzik), cuprum (kimya), deseptyl (eczacılık), quercus, terminus technicus (teknik terim) vb. 2. latin yazı sistemini kullanan dillerden alınma deyim ve sözler: veni, vidi, vici (geldim, gördüm, yendim.); conditio sine qua non (olmazsa olmaz.); eppur si muove (dünya her şeye rağmen dönüyor.); to be or not to be (olmak veya olmamak); l’art pour l’art (sanat sanat içindir.); l’etat c’est moi (devlet benim.); traduttore traditore (çevirmen haindir.); persona non grata (istenmeyen kişi) vb. mesele falan değildi öyle, to be or not to be kendisi için; bir akşam uyudu; uyanmayıverdi. (orhan veli kanık)
    19. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      m) ünsüz türemesi arapçadan dilimize giren ve özgün biçimlerinde sonunda ikiz ünsüz bulunan kelimeler türkçede tek ünsüzle kullanılır. bu kelimeler ünlüyle başlayan ek veya yardımcı fiille kullanıldıklarında sondaki ünsüz ikizleşir: hak (hakkı), his (hissi), ret (reddi), şer (şerri), tıp (tıbbı), zam (zammı), zan (zannı); af (affetmek), his (hissetmek) vb.
    20. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      n) ünsüzlerin nitelikleri ses yolunda bir engele çarparak çıkan seslere ünsüz denir. dilimizde yirmi bir ünsüz vardır: b, c, ç, d, f, g, ğ, h, j, k, l, m, n, p, r, s, ş, t, v, y, z ünsüzler ses tellerinin titreşime uğrayıp uğramamasına göre iki gruba ayrılır: 1. ses tellerinin titreşmesiyle oluşan ünsüzlere yumuşak (ötümlü, tonlu) ün­süzler adı verilir: b, c, d, g, ğ, j, l, m, n, r, v, y, z 2. ses telleri titreşmeden oluşan ünsüzlere sert (ötümsüz, tonsuz) ünsüzler denir: ç, f, h, k, p, s, ş, t kökeni türkçe olan kelimelerin so­nunda b, c, d, g ünsüzleri bulunmaz. ancak anlam farkını belirtmek üzere ad, od, sac gibi birkaç kelimenin yazılışında bu kurala uyulmaz: ad (isim), at (binek hayvanı); od (ateş), ot (bitki); sac (yassı demir), saç (kıl). dilimizdeki hac, şad, yâd gibi birkaç örnek dışında, alıntı ke­limelerin özgün biçimlerinin sonlarında bulunan yumuşak ünsüzler sertleşir: kitap (<kitab), sebep (<sebeb); bant (<band), bent (<bend), cilt (<cild), etüt (<etüd), metot (<metod), standart (<standard); ahenk (<aheng), hevenk (<aveng), renk (<reng) vb. bu gibi alıntılar ünlü ile başlayan bir ek aldıklarında kelime sonlarındaki sert ünsüzler yumuşar: kitap / kitabı, sebep / sebebi; bant / bandı, bent / bendi, cilt / cildi, etüt / etüdü, metot / metodu, standart / standardı; ahenk / ahengi, hevenk / hevengi, renk / rengi vb. uyari: bazı alıntı kelimelerde yumuşama olmaz: ahlak / ahlakın, cumhuriyet / cumhuriyete, evrak / evrakı, hukuk / hukuku, ittifak / ittifaka, sepet / sepeti, tank / tankı vb. çok heceli kelimeler ünlüyle başlayan bir ek aldıklarında sonlarında bulunan p, ç, t, k ünsüzleri yumuşayarak b, c, d, ğ’ye dönü­şür: kelep / kelebi; ağaç / ağacı, kazanç / kazancı; geçit / geçidi, kanat / kanadı; başak / başağı, bıçak / bıçağı vb. ancak birden fazla heceli olduğu hâlde sonlarındaki ünsüzleri yumuşamayan kelimeler de vardır: anıt / anıtı, bulut / bulutu, kanıt / kanıtı, ölçüt / ölçütü vb. tek heceli kelimelerin sonunda bulunan p, ç, t, k ünsüzleri ise iki ünlü arasında korunur: ak / akı, at / atı, bük / bükü, ek / eki, et / eti, göç / göçü, ip / ipi, kaç / kaçıncı, kök / kökü, ok / oku, ot / otu, saç / saçı, sap / sapı, suç / suçu, süt / sütü vb. buna karşılık tek heceli olduğu hâlde sonlarındaki ünsüzleri yumuşayan kelimeler de vardır: but / budu, dip / dibi, gök / göğü, kap / kabı, kurt / kurdu, uç / ucu, yurt / yurdu vb.
    21. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      o) ünlü daralması türkçede a, e ünlüleri ile biten fiillerin şimdiki zaman çekiminde, söyleyişte de yazımda da a ünlüsü ı, u; e ünlüsü i, ü olur: başlıyor (<başla-yor), oynuyor (<oyna-yor), doymuyor (<doyma-yor), izliyor (<izle-yor), diyor (<de-yor), gelmiyor (<gelme-yor), gözlüyor (<gözle-yor) vb. birden çok heceli ve a, e ünlüleri ile biten fiiller, ünlüyle başlayan ek aldıklarında bu fiillerdeki a, e ünlülerinde söyleyişte yaygın bir daralma (ı ve i’ye dönme) eğilimi görülür. ancak söyleyişteki ı, i ünlüleri yazıya geçirilmez: başlayan, yaşayacak, atlayarak, saklayalı, atmayalım; gelmeyen, izlemeyecek, gitmeyerek, gizleyeli, besleyelim vb. buna karşılık tek heceli olan demek ve yemek fiillerinde, söyleyişteki i ünlüsü yazıya da geçirilir: diyen, diyerek, diyecek, diyelim, diye; yiyen, yi­yerek, yiyecek, yiyelim, yiye, yiyince, yiyip vb. ancak deyince, deyip sözlerindeki e yazı­lışta korunur.
    22. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      her türlü imla yanlışı beni verem eder ama iki türlüsü var ki çileden çıkıyorum... noktalama işaretlerinden önce boşluk koyan arkadaşlar, o koyduğunuz boşluktan kendimi atasım geliyor!! bir de tam tersi var. noktalamadan sonra boşluk bırakmayanlar... görünce nefesim kesiliyor, ruhum daralıyor... yapmayalım böyle şeyler...
    23. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      adam bir yazı yazıyor, türkçe'ye aşina olmasak anlayamıyoruz. telefondan yazarken kolay olsun diye noktalı harflere dikkat etmeden yazıyorsunuz, peki tamam. (normalde bu bile kabul edilemez.) bari başlık açarken düzgün yazmaya dikkat edin efendim.
    24. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      sikildim yazmamak için, 'ı' yapacak kadar özen gösterilse yeter.
    25. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      tanım olmayan bi entry gireceğim için özür diliyorum. geçen gün biri kurum isimlerinde kesme işaretiyle ayırma kalktı dedi. bu konuda bi bilgisi olan var mı ?
    26. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      sözlüğün olmazsa olmazı. herkes hata yapıyor uyarılması gerek. çünkü sadece yazarlar değil, dışarıda okuyan bir kitle var. mesela; yapiyor değilde yapıyor. sık yapılan hatalardan birisidir.
    27. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      de ayrı
    28. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      mq ülkede "mıyız" "mıyım"ı ayrı yazmayan var
    29. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bitmiş cümle ile nokta arasına boşluk koyulmaz. cümle içinde kullanılan virgül arasına boşluk koyulmaz, virgülden sonra devam eden cümle ile virgül arasına boşluk koyulur.